Uzanmak gölgesine, soluk ve dalgın,
Güneşten kızgın bir bostan duvarının,
Dinlemek böğürtlen dikenlerinin arasından
Tarlakuşlarının şakımasını, hışırtısını yılanların.
Toprağın çatlağında, burçakotlarında ya da
İzlemek kırmızı karınca dizilerini,
Kâh dağılan, kâh toplaşıveren
Başak kümeciklerinin üzerine.
Gözlemek dallar arasından, çırpınışını
Denizin uzaklarda, pul pul,
Yükselirken ağaçsız tepelerden
Ağustos böceklerinin titreyen şarkısı.
Ve dolaşırken göz kamaştıran güneşte
Hissetmek hüzünlü bir hayretle
Nasıl da benzediğini, hayatın ve acılarının,
Üstü cam kırıklarıyla kaplı
Şu duvar boyunca yürümeye.
Çeviri : Egemen BERKÖZ
EUGENİO MONTALE
Ne güzel bir şiir..
YanıtlaSilGünaydın:-)
biraz da İtalya edebiyatına yer vereyim dedim :))
Silgünaydınn :)
Evet hep o cam kırıklarıyla kaplı duvarda yürümek gibi bu çağ
YanıtlaSilne doğru söylemiş..
Silİçinde deniz olsun, renkler olsun ve aşk olsun işte şiir o vakit benim için enfes bir hal alıyor.
YanıtlaSilGüzel bir şiir mavicim teşekkürler ve mutlu akşamlar.
onlar şiir için çok önemli imgeler ve metaforlar..
Silrica ederim, güzel bir günün olsun..:)
Sayende farklı soluklardan yeni dizeleri görebilmek ne güzel :)
YanıtlaSilsen seversin güzellik :)
Sil