28 Ağustos 2024 Çarşamba

Serre Moi Fort, 2021



Sımsıkı Sarıl Bana adlı filmin, bir kadının ailesinden uzaklaşma hikayesiyle başladığını sandım. Fakat sonrasında ailece gidilen bir kayak merkezinde, kadının eşi ve çocuklarının mahsur kaldığını, kurtarılma çalışmalarının ancak baharda süreceğini fark ettim. Ardından çeşitli zamanlar üzerinden bir yas sürecinin ilginç işaretlerini topladım. Kadın, baharın gelmesini beklerken kendi hayatını eskisi gibi sürdürürcesine hayal dünyasında yaşamaya çalışıyordu. Böylelikle, karmaşık duygular üzerindeki hızlı geçişleri edebiyattaki bilinç akışı tekniğine benzettim. 

Olay örgüsü kapalı ve karışık olduğu için temayı bir kaşif gibi anlattım:) Sandım, fark ettim, topladım, benzettim, gibi gibi... 

Sevgiler.

27 Ağustos 2024 Salı

granola lalalaa

 


İki su bardağı yulafın üzerine iki yemek kaşığı pekmezi ekle karıştır. 

Üstüne bir elmayı rendele. 

İçine tarçın, Hindistan cevizi tozu, zerdeçal ve evde bulduğun tüm kuru yemişlerden, kuru meyvelerden ekle. Hepsini iyice karıştır.

Airfyer'da 12 dakika pişir. Fırında da pişirebilirsin.

Granola hazır, kavanoza koy.

 Ara öğünlerde, kahvaltıda yoğurtla veya sütle tüket.

Ambalajlı granola bar gibi şekil vermen de mümkün. Onu da çantana atabilirsin kan şekerin düştüğünde yersin:)

Sevgiler.

19 Ağustos 2024 Pazartesi

Kış Yolculuğu- Selçuk Baran

 


Okuduğum ikinci Selçuk Baran kitabıdır.

Türkan Hanım'ın Ölümü; Temmuz, Ağustos, Eylül; Kış Yolculuğu adlı öykülerden oluşmaktadır.

Yapı Kredi Yayınları, 110 sayfa.

*

"Onun ideali susuştur! Bir kadının bir erkeğe duyduğu en zorlu isteğin ideali de susuş olabilir miydi? Ne derin bir sessizlik! Uzaklığı duyulmayan, hep yoğun bir duygu anı gibi kalabilen... Bir başkaldırı mı?" (s.62)

"İnsanlar karşılarında duvarlar göre göre dar görüşlü oldular da ondan. Bu yüzden düş kurmayı unuttular. Düşleri olmayan insanların kaba gerçeklere sığınmaktan ya da birtakım kabalıkları gerçek sanmaktan başka çareleri yoktur. Senin düşlerin var mı?"(s.106)

**

Uzun tatillerde başlattığım yaz okuma challenge kapsamında yoluma eşlik eden güzel kitaplarım:

- Nurdan Gürbilek, Vitrinde Yaşamak, Metis Yayınları, sayfa 123

-Türk Kültürünün Hatları, Prof. Dr. Saadettin Yağmur Gömeç (İnceleme)

- Yeni İnsan ve İnsanlar, Prof. Dr. Çiğdem Kağıtçıbaşı (İnceleme)

-Lanetli Tavşan, Bora Chung, İthaki Yayınları, sayfa 224

- Yaratıcı Yazarlık ve Deneysel Düşünme, Kanguru Yayınları, sayfa 155

-Yaratıcı Yazma Hazzı, Gül Ayşe Koçak, Alfa kitap, sayfa 280

***

Sevgiler.




14 Ağustos 2024 Çarşamba

Ke Çocuk, sayı 14

 


KE ÇOCUK Temmuz- Ağustos 14. sayıda "Kedicik Kaju'nun Başına Gelenler" adlı çocuk hikayem yer aldı.


Sevgiler.

9 Ağustos 2024 Cuma

Hit The Road, 2021


Bilinmezliklerle başlayan uzun bir yol hikayesi. Yolda olmak, yolculuk etmek, yolun kendisi olmak, gitmek, seyir halinde olmak. Benliğini sığlaştıran, tekdüzelikten kısa süreliğine alıkoymak kendini. Sınırlanmış mecburiyetlerden başka bir sınırlı mecburiyet alanına varmak. Hayatın özü böyle değil mi? Tercih ettiğin bir hayattan başka bir zorunluluğa tabii oluyorsun. Her seçimin ayrı sorumlulukları, ayrı eksileri, ayrı artıları oluyor. Onların arasında gidip geliyorsun. Zaman böylece akıp gidiyor...

Bir araba içinde yolculuğa çıkmış bir aile. Kafası karışık bir anne, ayağı kırık bir baba, endişeli bir ağabey, enerjik bir kardeş. Her biri ayrı bir duyguyu ve ayrı bir yaşam evresini temsil ediyor bence. Tıpkı hayatta hissettiğimiz, aralarında gidip geldiğimiz karmaşık duygular gibi. Yollar, manzaralar, farklı kültürler, yansımalar, iyi müzikler.

Her başlangıç bir vazgeçiş gerektirir. Ayrı bir yükümlülük ve ayrı bir alışma süreci yaratır.  O zaman yola devam!

Sevgiler.

*

Star Wars 8 ve 9 izlendi.

28 Temmuz 2024 Pazar

Yarın Güneş Yeniden Doğacak- Veronique Maciejak


Yas sürecinin inkar evresinde hayatını idame ettiren Chloe. Kitabın odağını, kahramanın şu anki hayatına farklı bir yüz kazandırması ve kendi çıkış yolunu çeşitli yöntemlerle bulması oluşturuyor.

Okuyanlara, özellikle bir yakın kaybında yaşanan zor süreçlere kılavuz olacak aydınlık bir yolculuk...

***


"Bir yakınımızı kaybettiğimizde çok sık hissettiğimiz bir duygu bu. Gülümsemek, zevk almak, heyecanlanmak, sevmek... Yapamadığımız davranışlar... Adeta sevdiğimiz kişinin yokluğunda bu duyguları hissetmeye hakkımız yokmuş gibi." (s.92)

*

"Yas, her şeyden önce duyguların kabulünden geçen gerçek bir iyileşme süreci. Önceki hayatımın mutlu bir geleceğe imkan tanımayan bir geçmişten kaçış olduğunun farkına vardım. Yaramın üzerine bir bant yapıştırmıştım yapıştırmasına ancak yaram hala oradaydı, derindi, canımı yakıyordu beni için için kemiriyordu ve doyasıya yaşamaktan alıkoyuyordu. Bugün o yara bandını çıkarttım ve yaramı iyileştirmek için üzerine merhem sürüyorum. Yaranın izi ömür boyu geçmeyecek olsa da en azından kabuk bağlayacak. Üstelik özellikle muhteşem anılarla dolu ve ben artık o anıları yad etmekten korkmuyorum. Annemin hayatta olmamasını sonunda 'kabullendim'." (s.89)

**

"Kitapta şu yas grafiği hikayesini buldum ve yaraları gerektiği şekilde sarmak için aşılması gereken beş aşamanın neler olduğunu öğrendim: inkar, öfke, pazarlık, depresyon ve son aşama kabullenme. Herkes kendi hızına göre ilerliyor ve bazı aşamalar diğerlerinden daha uzun sürebiliyor ancak genellikle, hepsi gerekli."(s.89)

***

Sevgiler.