şair oldum baktım her şey yazılmış
ressam oldum gördüm her yer çizilmiş
seyyah oldum sordum dünya gezilmiş
hiçbir yerde yeni bulamadım ben
öğrendiklerimin çoğunu dinlediklerimden
bildiklerimin çoğunu düşündüklerimden
unuttuklarımın çoğunu yaşadıklarımdan
yazdıklarımın çoğunu unuttuklarımdan çıkardım
en uzun hep kendime konuştum
başkalarına hep kısa yazmak istedim
ne kendim dinledim ne başkaları
yetersiz iyi niyet kötüsüne yol açar
söylenemiyor çok şey susmadan
çok bilen çok yanılır, az bilen daha çok
unutmayın ki yaşam öldüresiye güzel değildir
yalan ölümden daha çok yitirir yaşamı
saklamak düşürür ağır ağır
insanın düşeceği en alçak ortamı
sözden korkmak, korkup susmaktır
şairler şiirlerinde yaşamaz
ulu yalnızlıklarında düşünür
“yalnız seni sevdim, seni yaşadım”
nasıl bir sevgidir bu, bilmiyorlar ki!
“dün yine günümüz geçti beraber
ölürsem yazıktır sana kanmadan”
çok şey var, olmakla olmamak arasında
var oldum öyle anlar oldu ki
var olmamak içindim kimi zaman
insan bir sonuç değil bence
sürekli bir yaşamadır
kısaca: sonuç varsa o insandır
benim bahçem yoksuldu
iki dala bir yaprak düşerdi ağaçlarımdan
kuşlarım ödünç alırdı kanatlarını
işlerinden yorgun dönen arkadaşlarından
parçalar çıkarıyor kocaman romanlardan
deyimler, bulgular, şiirlerden dizeler..
doğa yenilenirken yinelenir
gene papatya, gene gül, gene kayısı
toplum yinelenirken yenilenir
yarısı dündedir, yarındadır öbür yarısı
sevmek noktalanmaz
o, noktadır
bilim gitmeli bilenden bilmeyene
varlıklı olmalı bilen
karanlığı delen ışıklar gibi
hep gülmeli öğreten
seninle ölmek varken
onunla yanlış yaşamak
ben her şeyi bileceğimi bilirdim de
seni unutmasını bileceğimi bilmezdim
ahmaklığa alınyazısı demek
alınyazısına bir ahmaklık çizgisi çizmektir
benim gücümdür bunları saran
bende bitmedikçe bende başlamayan
sakladığım sensin
yaklaşmak yarıyı geçtikten sonra başlar
eskisinin dışında yenisinin içinde
gelmesen önemli değil, gelsen önemli olurdu
gelmemen benim büyük yalnızlığımı doldurdu
yitirmek korkusunu göze almak
sevmeye eşit bir davranıştır
bir ev, küçülür, büyür öbür evlerle
oysa içinde ilk akla gelen yaşamaktır
yaşanılır diye düşünürken düşüncelerle
ölünür, beraber sevgilerle
büyümek en güçlü düşmesidir insanın doğadan
kesin konuşmak için bir şeyi az bilmek yeter
denizlerden geçerim, dosttan geçmem
değil onun iyiliğinden, fenalığından geçmem
onun yolundan değil, kendi yolumdan geçerim
dost yok biliyorum ama, aramaktan geçmem
anı yazmak ya da anlatmak
bir savaş sürerken
eski bir savaşı anlatmak gibi bir şeydir
Özdemir Asaf