20 Aralık 2020 Pazar

Kasaba, 1997


Kasaba, negatif formatta çekilmiş, siyah beyaz bir Nuri Bilge Ceylan filmi. Yarı otobiyografik filmde bol ödüllü yönetmenimiz, kendi aile fertlerini de oynatmış. 1970'li yılların tipik bir Anadolu kasabasında çekilen film, doğayla iç içe yaşayan bir aileden üç kuşağı bir araya getiriyor. Gitmek isteyen gidemeyen, giden geri dönen ve orada ölmek isteyen tecrübeli-tecrübesiz insanların dünyayı sorgulamaları. 

Anadolu insanını ve zengin kültürünü, kendine özgü bir sinema diliyle anlatıyor Ceylan. Bu filminde bazı yerlerde caaağnımmm Tarkovski'nin şiirselliğini hissettim. Filmlerinde genellikle küçük yerlerde sıkışıp kalan insanların dünyasını ele alıyor. Yönetmenimizden, geçim derdi ile pandemi arasında sıkışıp kalan günümüz insanın anlatılacağı bir filmde bekliyorum...

Bana göre sınıf sahnesi, filmin en iyi sahnesiydi. Sobalı sınıfta her çocuğun ayrı bir dünyada oluşu ve aralarında dolaşan kuş tüyü büyüleyiciydi. Mesleğe başladığım köyde müdür yetkili öğretmenlik yaparken çektiğim çileler aklıma geldi, bir de oralardaki çaresiz hayatlar.... Kaplumbağa detayı da etkileyiciydi. 
Düşündürdükleri:
-Hangisi daha çok suçlu? Okuduğuyla fazla kibirli olan mı yoksa kolaya kaçarak okumayan mı?
-Anladığını anlatmalı mı yoksa kendine mi saklamalı?
- Okumayan ve okuduğunu anlatamayanların dünyalarında huzur, uzun soluklu olur mu?
-Taşradan uzaklara gitme aşkı, insanın bütün düğümlerini çözer mi? Yoksa insan kendi değişmedikçe nereye giderse gitsin fark etmez mi?



4 yorum:

  1. hiç Nuri Bilge Ceylan filmi izlemedim. Denemeliyim

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. beğeneceğin filmleri var, Ahlat Ağacı ve Kış Uykusu en sevdiklerim:)

      Sil
  2. Kitap ve film eleştirilerini okumayı seviyorum :)

    YanıtlaSil