15 Ocak 2023 Pazar

Being There, 1979


Jerzy Kosinki kitabının uyarlama filmidir. Dışarıdaki hayatı televizyonlardan tanıyan, okuma yazma bilmeyen, geçirdiği bir hastalıktan dolayı aklı az gelişmiş bir bahçıvanın Amerikan başkanının hayatına uzanan ironik hikayesi. Bahçıvan Chance, çalıştığı ev sahibi ölünce kendini dışarıda bulur. Dışarıya adımını attığında bir kaza onu bambaşka bir yolculuğa sürükler. Sakinliği, az konuşması ve karşılaştığı her insanı onaylaması onu bir mesih gibi ülkenin gündemine oturtur. Kosinki bu yapıtıyla, materyalist Amerikan burjuvasine iyi bir hiciv örneği sunmuş ve unutulan masumiyeti hatırlatmaya çalışmış olabilir. 

Bu film, duru bir akılla dünyayı algılamanın önemini, az ve öz konuşmanın, sakinliğin çekiciliğini anımsattı bana. Varoluşçuların en çok kullandığı deyiş, 'being there' yani orada olmak... Çağımız insanının hızlı dijtalleşmeyle, çok uyaranla beraber orada olma, olduğu yere odaklanma sorunu var. Chance karakteri, neredeyse orada tüm benliğiyle bulunuyor, olayları komplike bir hale dönüştürmüyor, bir sonraki hamleyi çok düşünmüyor, kafasında senaryolar üretmiyor ve insanları hep onaylıyor. O nedenle sorun yaşamıyor. Bunu bilinçli bir şekilde yapmıyor elbette. Böyle de olabiliri gösteriyor. Huzurun dolambaçsız yolunun tarifini veriyor, o nedenle filmin bende iyi bir etki bıraktığını söylemeliyim:)






8 yorum:

  1. Konusunu sevdim, izlenecekler arasına ekledim, sevgiler

    YanıtlaSil
  2. Bu filmi kitap uyarlaması olduğunu bilmeden 1 sene önce izlemiştim, aslında izlerken sıkıldım ama anlatılmak istenen mesajı sevmiştim:)))

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. durağan olması sıkıntı vermiş olabilir, teşekkürler:)

      Sil
  3. sendthere adlı bir projede yer almıştım o geldi aklıma :(

    sakin bir kafayla izlenmesi gerekiyor bence

    YanıtlaSil
  4. Yarım yamalak izlemiştim, senin yazından sonra tamamını izleyeyim dedim Bahar'cım eline sağlık..:)

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. dikkatini çekebilir, teşekkür ediyorum Erencim:)

      Sil