Alpler, sinemada distopyayı iyi şekilde kullanan yönetmen Yorgos Lanthimos’un ödüllü filmidir. Atina’da hemşire, sağlık görevlisi, jimnastikçi ve antrenörden oluşan bir ekip, yas sürecinin acısını dindirmek için yeni vefat etmiş insanları taklit eder. O kişinin şahsi özellikleriyle hayatta yaşarken sergilediği eski halini canlandırırlar. Bu ücretli hizmetin katı kurallarına, hizmet veren tüm üyeler uyabilecek midir?
Bu tuhaf hizmeti veren üyelerin kendi benliklerini bulamadığını ve farklı kimliklere bürünürken yaşadıkları kimlik kargaşasının daha da belirginleştiğini söylemeliyim. Ayrıca yas süreci, biricik ve kişiden kişiye göre değişkenlik gösterir. İnsanın kayıp acısını dindirmek için birinin açtığı boşluğu doldurmak adına böyle bir yol seçmesi de ayrı bir muamma. Adı içinde bu bir distopya!
Lanthimos'un filmleri çok orijinal gerçekten, yasla ilgili söyleyebileceğim ise dibine kadar yaşanması gerektiği, yoksa yaşanmayan duygular başka yerden çıkıyor... Sabırlar diliyorum tekrar Bahar'cım..
YanıtlaSilevet daha önce de izlemiştim... yas evreleri ister istemez yaşanıyor.. teşekkür ederim..
Silyas süreci hakikaten farklı, film de ilginç bu sebepten, bakarım canımcım.
YanıtlaSilevet... farklılık ararsan... yanii..
SilYas süreci çok zorlu :( Filme bakayım, bilmediğim ve duymadığım bir film.
YanıtlaSilalışmaya çalışıyorum... bakarsın belki.. teşekkürler..
Sil