Ben daha büyümemişken, hani dünyayı tanımamışken bir denizaltı almalıydı babam. Gezinmeliydik onunla denizin görünmeyen o gizemli aleminde. Fersah fersah açılırken denizlere unutmalıydık dünya telaşını, su altı canlılarıyla konuşmalıydık...
Yeryüzüne tahammül edemiyorum artık... Unutmuyorum onun oyunlarını, aklımda diyorum bile bile lades diyor hep... Kaybediyorum oyunlarını, aldanıyorum... Durup dinlenmeden başka alemler düşlüyorum, başka gezegenleri merak ediyorum... Gün geçmiyor ki aynı halde yeniden bulmayayım kendimi. İnsanları tanıdıkça daha çok sarılıyorum yalnızlığıma. Daha çok seviyorum sessizliği. Sevgi adına bağlandığım insanların adları nerede kalmıştı, yüzleri nasıldı? Onlar için katlandığım her şey ne kadar anlamsızmış, ne kadar boşmuş yaptıklarım...
Öyle kırgınım ki... Bazen içimde incinmekten yorulan, ağlayan çocuğu hissetmemek için oyalıyorum sanki kendimi. Ama kaybolmuyor o biriken acılar, hiç bir yere gitmiyor. Gittikçe de tortullaşıyor...
Yaşadıkça görüyorum her türlü kötülüğü ve yaşanan, bir şekilde duyduğum her acıyı her yanımda hissediyorum. Yakarışlarım bitimsiz, gecelerim kimsesiz. İnsanların bencilliğine yenildi aşk, sevgi, iyilik. Düzenin getirmek istediği insan profiline mi yaklaşıyorum, duygularını kaybetmiş, düşünmeyi unutmuş, dünyadaki her şeyi kanıksamış bir insan mı oluyorum?
Korkuyorum... Korku, tedirginlik, endişe çağımızın bulaşıcı hastalığı gibi.
Yine de bir gün inanıyorum kötülük yapmaktan da sıkılacak insanlar, öldürmekten de yorulacaklar... Bir gün kötülüğün, savaşın gücüne ve nefsin azgınlığına kanan insanlar yalnızca vicdanlarının seslerine kulak verecekler. İnanmasam buna, nasıl her gün yeniden başlarım?
Çok mu hayalperestim? Belki de.
"Korku, tedirginlik, endişe çağımızın bulaşıcı hastalığı gibi"
YanıtlaSilVe giderek yaygınlaşıyor ne yazık...
yaşanan olumsuz olayların acı sonuçları..
Silİnancımız olmasa nasıl yaşarız?
YanıtlaSilNasıl yeni bir güne başlarız?
İçimizdeki o acılar birikiyor ve hiç bir yere gitmiyor..
Sevgili Bahar çok güzel yazmışsın, kendimden çok şey buldum.
Sevgilerimle..
yakından duyumsatabildiysem ne mutlu..
Silsevgilerimle..
Yooo çokta hayalperest değilsin olabilir tabii bence belkide bende hayalperestim!
YanıtlaSilhayalperest olmak kötü değil eveet :)
SilHayal etmesek bir gün insanlığın vicdanının sesine kulak vereceğini, her gün nasıl başlayabiliriz yeniden yaşamaya..?
YanıtlaSilSevgiler
inanalım daha çok hayal biriktirelim...
Silsevgiyle..
iyidir iyidir en güzeli hayal perez'lik :) ya "derinlik sarhoşluğu" filminde kahraman, denizin dibine dalıp yunuslarla yaşamayı seçiyordu. bence de en güzeli denizin altı. denizaltı olsa iyi tabii oh :)
YanıtlaSil:))
Silizlemedim o filmi :)
Ben de inanmak istiyorum bir gün insanların vicdanlı, iyi bir kalbe sahip olacaklarına... Dört bir yanımız kötülükle çevrilse de hala iyi insanların olduğunu bilmek umut veriyor... Sevgiler...
YanıtlaSildilerim öyle olur sevgili persephone.. umudumuz tükenmesin, sevgiyle..
SilHayal olmadan yaşanmaz ki :) Tüm güzelliklerin gerçek olacağına inanmak güzel günleri getirecektir bence :)
YanıtlaSilYahya Kemal demiş ya insan, alemde hayal ettiği müddetçe yaşar..inşallah..
SilBence öldümekten de kötülükten de vazgeçmeyecekler. Ama olsun herkes kendi dünyasında iyi olmaya gayret ederse belki kötülerin verdiği zararı biz iyi insanlar olarak birlikte gideririz, yaraları birlikte sararız..:)
YanıtlaSilçok doğru söyledin...:)
Silbirkaç gün önce aynı cümleleri kalbimden geçirip kimseye anlatamamıştım. oysa biryerlerde birileri de benimle aynı hisleri paylaşabiliyormuş,birbirlerinden habersiz.. umarım hayatın güzelliklerine bize inandıran iyi insanlarla daha çok karşılaşırız.
YanıtlaSil:)
aynı duygularda buluşuyoruz aynı yollardan geçiyoruz.. dilerim öyle olur :)
SilNe demiş Borges;
YanıtlaSilEğer, yeniden başlayabilseydim yaşamaya,
İkincisinde, daha çok hata yapardım.
Kusursuz olmaya çalışmaz, sırtüstü yatardım.
Neşeli olurdum, ilkinde olmadığım kadar,
Çok az şeyi
Ciddiyetle yapardım.
Temizlik sorun bile olmazdı asla.
Daha çok riske girerdim.
Seyahat ederdim daha fazla.
Daha çok güneş doğuşu izler,
Daha çok dağa tırmanır, daha çok nehirde yüzerdim.
Görmediğim bir çok yere giderdim.
Dondurma yerdim doyasıya ve daha az bezelye.
Gerçek sorunlarım olurdu hayali olanların yerine.
Yaşamın her anını gerçek ve verimli kılan insanlardandım ben.
Yeniden başlayabilseydim eğer, yalnız mutlu anlarım olurdu.
Farkında mısınız bilmem.Farkindamisiniz bilmem yaşam budur işte. ....
en sevdiklerimdennnn ne iyi yaptın paylaştın teşekkür ederim :)
Silkimbilir belki de kötülük yapmaktan yorulacak insan...
YanıtlaSilbelki de güzel elsam..
SilRiver'ın senenin son miminden bir tıkla buralara geldim.Zaten amacım gençleri izlemek ve onlar adına endişelendiğim için mutlaka birisi benim duymak istediğimi yazar diye düşündüm.Biraz evvel okuduğum yazın,seninle paralel duyguları olma ihtimali yüksek arkadaşlarının da sesidir düşüncesinden hareketle,üzülmedim diyemem.Sizlerin umutlarınıza da göz diken dünyanın ahvalleri hepimizi kendi yalnızlığımızla başbaşa bırakma çabasını gösteriyor besbelli.Sizin adınıza bu kaos ortamının bitmesini diliyor ve yeniden insanlar biribirine güven duyacak hale gelmeli diyorum.İnşallah umutlarınız yeniden yeşersin.Bir daha yolum düşerse bu defa diğer yazılarını okumak istiyorum.Sevgiler yavrum.Güzel bir yıl dileklerimle.
YanıtlaSilhoş geldiniz :)
Silne iyi yaptınız uğradınız, umutlarımız böyle güzel yüreklerin sesiyle hep yeşil kalacaktır, çok mutlu ettiniz, yine beklerim, kocaman sevgilerimle...
Şahane bir paylaşım. "İnanıyorum kötülükten yapmaktan da sıkılacak insanlar". Kaleminize sağlık :)
YanıtlaSilhoş geldin :)
Silhep öyle dileyelim, umut edelim..
belki bir gün..