“Beş, altı seneden beri edebiyatımızın gösterdiği çıplaklık manzarası bütün fikir adamlarını düşündürse yeri var. Okuyup yazmanın halk arasında taammümü ve binaenaleyh kari adedinin çoğalması nispetinde yazı hünerine ârız olan bu tereddînin anlaşılmaz sebepleri hakkında hayli şeyler söylendi. Felce uğrayan maalesef yalnız edebiyatımız değildir. Bu hüzal rengi, gizli bir hastalığın sarılığı gibi, ruh ve hayalin bütün bahçelerine sirayet etmekte ve bütün yaprakları, yer yer soldurup kurutmaktadır.”
1920'lerin sonlarında yazılmış şu cümleler bir edebiyat adamının edebiyattaki gerilemeye koyduğu teşhisi ve bunun sebeplerini daha da geniş bir alanda aramak gerektiğini ne güzel anlatıyor. Gelelim genel olarak kitaba..
Kitap iki bölümden oluşuyor. Öncelikle Bize göre adlı bölüme bakalım:
Bize göre adlı bölümde değişik konularda yazılmış denemeleri görüyoruz. Mevsimler, çingeneler, mecmualar, şairler, kadınlar, sinema gibi farklı konulara ilişkin bol bilgi ve gözlemi dile hakim bir üslupla aktarmış sevgili Haşim.
İkinci bölüm yani Bir Seyahatin Notları yurt dışı seyahatlerine ilişkin yazılardan oluşmakta. İlk durak İtalyan şehri Napoli, sonra Marsilya ve Paris. Paris'te gezdiği hayvanat bahçesi, inşa edilen Türk camisi, sokakları ve temizliğine çok da dikkat etmeyen halka rağmen sokaklara sirayet eden taze gül kokusu, yazarın bahsettiği konulardan bir kaçı. Sürekli et ve şaraptan başka bir şey tüketilmeyen bu yerde çektiği sebze özlemi ve Saint Germaine Bulvarı'nda az bulunan bir kitabı ararken bir vejeteryan lokantasında sebze hasretini gidermesi, oradaki ediplerle Kübizm, Fütürizm, Dadaizm ve Sürrealizm üzerine ve Fransız edebiyatının manzarası üzerine sohbetleri bu notlardan bir kaçı. Aynı zamanda yazar, o zamanlardaki Paris'in görünen yüzünün dışında fuhuş ve rezalet girdabına dönüşen halini de anlatıyor.
Bu kitapta Ahmet Haşim şiirde olduğu gibi nesirde de, dil ve üsluba önem vermiş, zengin teşbihlerle, ince ve şaşırtıcı buluşlarla Türk nesrinin en iyi örneklerini meydana getirmiştir.
Bize Göre' den :
Gazetecilik, ticaret şekline dönüştükten sonra, kendisine “müşteri” ismi verilmesi daha doğru olan okuyucunun hoşuna gitmek gayretiyle gazeteler giderek sütunlarından “fikr”in bütün şekillerini süpürüp attılar. Sf.23
Bahar bir muhasebeci gibi, hayata yeni kavuşturduğu yaratılmışların sayısını yaşayanların toplamından sürekli çıkarmakta. Sf. 29
Herhangi bir sahada insanın artık daha ileriye gidemeyeceğini düşünenler, bilmeyerek onu hayvan seviyesine indirmek isteyenlerdir. Eleştirmen ise her insani bilginin hâlâ gelişip olgunlaşmaya muhtaç olduğunu bağırmakla, her sabah insana hayvan olmadığını hatırlatıyor. Sf.44
Fen, yağmuru lazım olduğu zaman yağdırmak imkanını bulmadıkça veyahut suyun yerini tutacak bir madde keşfetmedikçe dünyanın mutlak hakimleri, şu kızıl ufuklar üzerinde sıra sıra yürüyen ve gürleyen siyah bulutlar kalacak. Sf.51
Her hayvanın avı, kendisinden daha küçük ve daha savunmasız bir yaratık iken, tahtakurusunun gıdası, kendisinden bir milyon defa büyük kuvvetli olan insanın derisi altındadır. Ne ağlanacak talih. Sf.77
Sanki yere yıkılmış bir sema parçası üzerinde yürüyorsunuz ve sanki bütün bu yanan esrarengiz kedi gözleri, bu semanın yere dökülmüş hiddetli, korkunç yıldızlarıdır. Sf.80
Ahmet Haşim
yakup kadri'nin sessiz,sakin ve bir o kadar ilginç bulduğu adamdı sanki ahmet haşim. öyle hatırlıyorum. adının fecriatide geçtiğini falan biliyodum. bir de bize göre'den haberim vardı aslında ancak okumaya fırsatım olmadı.
YanıtlaSilşairlerin en garibi diye bilinir. edebiyatı ideolojinin değil de estetiğin emrine vermeyi amaç edinen fecri ati topluluğunda yer aldı.Haşim, dış dünya gözlemlerini kendi prizmasından geçirerek anlatır; sonbahar, akşam kızıllığı ve karamsarlık işlediği önemli temalarıdır. okunması gerekli önemli ediplerimizden :)
SilSanki yere yıkılmış bir sema parçası üzerinde yürüyorsunuz ve sanki bütün bu yanan esrarengiz kedi gözleri, bu semanın yere dökülmüş hiddetli, korkunç yıldızlarıdır. '' ne güzel bir betimlemedir...bu arada hızınıza yetişemiyoruz mavicimmmm:))
YanıtlaSilKitapta buna benzer inanılmaz güzel tespitler, tasvirler var.okunmalı gerçekten.
Silkitaplarımla daha iyi anlaşıyorum :)
Tatlı Bahar..Senin yazılarını boş zamanlarımda mutlaka okuyorum. Hele kitap anlatımların,fikirlerin bana bugün de gidip Baharın yazılarını oku dedirtiyor. Kalemine sağlık güzel bayan:-)
YanıtlaSilCanımm böyle düşünmen ne önemli ne güzel benim için..
Silsenin de hep güzel bakan güzel yansıyan kalbine sağlık :)
Güzeller güzeli yine çok güzel bir kitap paylaşmış ;)
YanıtlaSilEn çok sf.77'deki alıntı çok etkiledi beni
Kitabımda bitti bunu okurum ki şimdi ben ;)
Kocaman kocaman öpüyorum :*
tatlı kuş hep tatlı şakırmış dallarımda
Silne güzelsinn..
edebiyatımızın önemli ismi haşim oku tabii :)
ben dee:)
edebiyatin temel tasindandir ahmet hasim sen ne iyisin be mavim
YanıtlaSilÖyledir canım :)
Silsen daha iyisinn çikolatam,
en son yazdığım mimde sen de vardın görmedin galiba :)
Listeye ekledim efendim. Artık fırsat bulursam alacağım.
YanıtlaSilOkuyunuz efendim pişman olmazsınız :)
SilNotlar aldım bu yazından , müthiş :)
YanıtlaSilsevindim şeker :)
SilBak bu kitap benim listemde var. Ve yine güzel okuyorsun Baharcım tebrik ederim
YanıtlaSil:)
ne güzel..
Silbu ara okuma hızımı arttırdım ve Ahmet haşim i çok sevdim :)