29 Ağustos 2013 Perşembe

Cümle


Kurmadığım cümle kalmadı.

Cümle bir cenderedir, hepsi.

Esas muhalefet hakkı bütün cümleleri kurmuş bitirmiş olanındır.

Kırsan, büksen, ne yararı var, cümleyi kuracaksın, ortada
bırakamazsın.

Dadacılar cümleleri ortada bırakırdı, ama onlar ancak fikir olarak
güzeldir.

Kalpten kalbe bir şeyler aktığı da bir gerçek ama.

Cioran’ın cümleleri uykusuzluğun taşıdığı sonrasızlık ritmiyle akar,
akar, bu kadar haklılık dilin taşıyabileceği bir şey değildir.

Ama cümle, karakteri icabı hep bir haklılık ileri sürer.

Haklılıktan vazgeçmek için belki iki yüzyılı görmüş geçirmiş olmak
lazım, fikirler evrile devrile ne hale geliyor, kur bakalım hadi artık o
cümleleri.

Thomas Mann, iki yüzyılı görmüş bir yazar olarak (1875-1955),
dilin yakasını bırakmış bir adamın cümlelerini kurar.

Abdülhak Şinasi Hisar da iki yüzyılı görmüştür (1888-1963), ama
cümlelerinin dizginlerini bırakacak hoşgörü onda yoktur.

Cümlelerin etrafını boşaltarak onları görünür kılan şairlerdir.

İlhan Berk, alfabe değiştiğinde on yaşındaydı (1928), onun
cümleleri hâlâ okula giden birer öğrenci, cümleleri soyuyor, seyirlik
hale getiriyor, her cümlenin kolayca kurulabileceğini biliyor.

Maksadımızı tam olarak anlatan söz dizilerine cümle deniliyor, eski
bir tarif.

Cümle, sıcak mücadeledir, yoksa niye ömür boyunca arka arkaya
aralıksız bu kadar çok cümle kuralım?

Sıcak mücadelenin dışına çıkma ihtimali şairlere belirir, o da biraz,
şair şanslı, inatçıysa.

Cümle kurmadan anlaşma imkanı var mı, var, ama ona medeniyet
demiyorlar, cümle kurmak medeniyettendir diyorlar, o zaman abi gibi
insanın koluna giren cümleden daha medenisi var mı?

Hintliler İngilizce konuşurken şuradan bir simit alalım yerine
şuradan bir simit alma durumu ortaya koyalım derler, tercih kesin,
bizdeki şurdan bir simit alma durumu ihdas eyleyelim ile aynı.

Herkesin gönüllü katıldığı bir diktatörlük, cümleler diktatörlüğü.

At Ali, at! Tut Ali, tut! Bu karga ne budala!

Bir şair olarak toplumun sustuğu anı arıyorum.


Ahmet Güntan / Kitap-lık Dergisi Mayıs-Haziran 2002 sayısı

18 yorum:

  1. cümlelerde içtenlik ve akıcı anlatım hemen kendini belli eder, bence...

    YanıtlaSil
  2. her cümle ayrı bir detaydı.
    anlamlıydı.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Fikirlerin sona erdiği, renklerin yitirildiği, biçimin en doğal haliyle ortada kaldığı, ışıkların kapatılıp her şeyin siyaha büründüğü bir anda ortaya çıkandır şair. Şiiri biçimlendiren şairin kafesidir. o kafes olmasa şair nereye uçacağını şaşırır. Şairin tekniği o kafesi yarattığı ham madde ile aynı yerde durması ile ilişkilidir. Oradaki duruşu belirleyen ise sözcüklerden oluşturduğumuz bir dizimin yani cümlenin orjinalliğidir, çok yönlülüğüdür, açık uçluluğudur.

      Sil
    2. yine döktürmüşün:))

      Sil
  3. Yanıtlar
    1. Cümlelerin kabuklarını soyarak önümüze sunmaya çalışan cümle mühendislerine, nam ı diğer şairlerimize daha çok alan açmalıyız hayatımızda.

      Sil
  4. Ne güzel bir yazıı.
    Birde 2002 ' de yazılmış , nasıl oldu da rastlamadım diye kendime kızıyorum.
    Cümlelerimize kıymayı efendiler!

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Çok polemiğe girildi hakkında ama ben severek okurum onu.

      Yargılanmamalı çokça.

      Sil
  5. -Başınız sağ olsun
    -Cümlemizin

    Bu basit konuşma kim bilir kaç defa tekrarlanmıştır ve içindeki mana yaşar. Cümleler kafamıza sıkılmış-kafamızdan sıktığımız saçmalardır bitiremediğimiz.Belki...

    Saygıyla,

    Aylak

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Cümleler. nereye çeksen oraya gidebilecek elastik söz dizimlerimiz. Onları popüler kültür zenginliğiyle cilalamayı eksik etmiyoruz. Hatta daha da yozlaştırıyoruz. Her taraf cümle kirliliği kokuyor. Özledik yalınlığı, sessizliği.

      Teşbihiniz yine çok başarılı.
      saygıyla.

      Sil
  6. Önce kelimeler aldı başını gitti, sonra da cümleler. Sadece arkalarından bakmakla yetindik. Toplum da sussun, biz de susalım. Bırakalım sessizlik konuşsun artık.

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Şair esas muhalefet hakkını kullanıyor. kalpten kalbe bir şeyler akıtıyor.. cümlelerin etrafını boşaltarak onları görünür kılıyor.. bir şair olarak toplumun sustuğu anı arıyor..

      Sil
  7. bahar hanım nerelerdesiniz acaba?
    konser,sinema,yemekler,davetler şıkır şıkırlıklar ohh benim yerime de eğlen dünya sana güzel mavi:D

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. Bugün de sinema evet güzeldi şirinler,
      ama dünkü konser süper süper:)
      gel seni de gezdireyim elsa.

      bir de yüksek lisansı asil kabul edilen elsa ya da hayat çok güzel olmalı=))

      Sil
    2. hayat çok güzel:)
      yazıcam yazıcam yüksek lisans kabulümü:)
      ışık bizimle oldun:D

      Sil
    3. bende zevkle okuyacağım
      tebrikler yeniden:)
      ışıkla kal..

      Sil
  8. Bir cümleyle başlar her şey bir cümle ile de biter..

    YanıtlaSil